- itmek
- -er -i1. 推: arabayı \itmek 推车 masayı \itmek 推桌子 suya \itmek 推下水 Kendi düştü, başkası itmedi. 是他自己掉下去的, 没有谁推他。Yavaşça kapıyı itti. 他轻轻地推开了门。2. 促使(做某事); 使成为: Bilim adamlarını yeni yöntemler araştırmaya iten, sivrisinekler üzerinde yapılan incelemeler oldu. 对蚊子的观察使科学家们开始了对新方法的研究。Bu kaygı, en iyi muharriri, gün geçtikçe kötü müharrir olmaya iter. 这种忧愁天长日久会使一个最好的作家变成一个蹩脚的文人。3. 物́ 排斥: Aynı cins elektrikli iki cisim birbirini iter. 带同种电荷的两个物体互相排斥。◇ ite kaka 1) 以推的方式: Arabayı ite kaka yokuşu çıktılar. 他们把车推上了坡。 2) 吃力地, 费劲地, 困难地, 勉强地: İte kaka sınıfa geçti. 他勉强升了级。itip kakmak 推搡: Kalabalığın itip kakmasıyla kapıya birkaç adım yaklaştık. 在人群的推搡之下我们又离门口近了几步。
Türkçe-Çince Sözlük. 2014.